Köylüne sahip çık! 


Baba mesleği pazarcılık olduğu için çocukluğumun büyük bir bölümü pazarlarda geçti diyebilirim. O yüzden esnafın ne gibi zorluklarla karşılaştığını, sabahın ilk ışıklarıyla tezgah açmanın, akşam olunca da artan malları toplayıp evine dönmenin ne demek olduğunu iyi bilirim.
Geçen Salı günü halk pazarının yanında kurulan köylü pazarına gezmek amacıyla uğradım. Burada, köyünde üretim yapan, emeğiyle geçinen insanların tezgâh açtığı bir alan var. Yani adı üstünde: Köylü Pazarı. Ancak ne yazık ki orada karşılaştığım manzara beni üzdü.
Bazı tezgahlarda, köyden gelmeyen, üretici olmayan kişilerin halden aldığı ürünleri “köylü ürünü” gibi sattığına şahit oldum. Bu durum hem gerçek üreticinin emeğine haksızlık, hem de vatandaşın güvenini sarsan bir tablo oluşturuyor.
Bu alanın hangi kurum ya da birim tarafından denetlendiğini tam olarak bilmiyorum. Ancak madem ki burada “köylü pazarı” adıyla bir sınıflandırma yapılıyor, o zaman gerçekten üretim yapan köylülerimizin haklarını korumak gerekiyor. Aksi halde hem üretici kaybeder, hem de tüketici kandırılmış olur.
Demem o ki; köylü pazarı köylüye bırakılmalı, emekle yetişen ürünle ticari mal birbirine karıştırılmamalı. Bu mesele sadece denetim değil, aynı zamanda hak meselesidir.
Görüşmek dileğiyle…

Objektifin Arkasından.

YORUM EKLE