İçinde bulunduğumuz koronavirüs salgını süreci, hem psikolojik hem de fiziksel olarak sağlığımızı olumsuz etkiledi. Özellikle gündelik yaşantımızda meydana gelen değişiler kalp sağlığını etkiledi. Peki kalp sağlığını koruyan besinler neler? Kalp sağlığını korumanın yolları neler? Tüm detayları sizler için uzmanından öğrendik.

Son yüzyılın en büyük salgınlarından birini yaşadığımız dönemlerde, sağlıklı yaşamanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anladık. Yaşantımızda köklü değişimler yaşadığımız bu dönemde, vücudumuzda en çok yorulan organımız kalp oldu. Bu süreçte ne yazık ki kalp hastası olsun ya da olmasın, kalp sorunu yaşamaya başladı. Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Sinan Dağdelen, kalpte meydana gelebilecek her türlü sorunun hayati tehlike oluşturduğunu belirterek, kalbi korumak için yapılması gerekenler hakkında önerilerde bulundu.

KALP SAĞLIĞINI KORUYAN BESİNLER

Çin’de başlayan ve yaklaşık iki yıldır tüm dünyanın mücadele verdiği koronavirüs salgınında, tedbir amaçlı birçok kişi yaşam alanları kısıtladı, iş yerleri evden çalışma sistemine geçti. Bu durum günlük hareketimizi kısıtlarken, kan dolaşımımız olumsuz etkiledi, evde uzunca geçirilen vakitler kilo almaya neden oldu. Bu durumlar ise dolaylı olarak kalp sağlığını etkilemeye başladı.

Prof. Dr. Dağdelen, bu olumsuz koşulların kalp hastalarının yanı sıra kalbinde herhangi bir sıkıntı yaşamamış sağlıklı kişileri de etkileyebildiğini ifade ederek ‘Bu zorlu süreç kalp damar hastalığı olanlar veya yüksek riskli kişilerin gerekli muayene, tahlil ve tetkiklerini yaptırmamaları ayrıca sorun oluşturmaktadır.

Klinik takiplerine uzun bir aradan sonra gelen hastalarda maalesef bazı komplikasyonlar geliştiğini görüyoruz’ uyarısında bulundu. Kalpte meydana gelecek sorunların her birinin oldukça ciddi sonuçlara neden olabileceğinin altını çizen Prof. Dr. Sinan Dağdelen, bu süreçte akut kalp krizi, kalp yetersizliği, felç, ritim bozukluğu, kalp kası iltihabı gibi hastalıkların meydana gelebileceğini belirtti.

YÜKSEK TASNİYON KALP RİTMİNİ BOZUYOR!

Salgınla mücadelede en çok görülen şeylerin başında daha önce olmayan tansiyon yükselmeleri, ritim bozukluğu ve çarpıntının görüldüğünü ifade eden Dağdelen, salgının tedavisi sonrasında yapılan araştırmalarda görülüyor ki dikkat etmemiz gereken noktalar giderek artıyor. Çünkü salgın tedavisi sonrası kalp ve damar sistemlerinde ciddi sorunlar meydana gelebileceğini belirtti.

Hastalık sürecinde ve sonrasındaki dönemde beklenmedik etkilerin görülebildiğine dikkat çeken Prof. Dr. Sinan Dağdelen, ‘Hastalığın seyri normale girerken bile aniden başlayan beklenmedik nefes darlığı, aşırı çabuk yorulma, aşırı çarpıntı hissi, göğüs ağrıları, göğüste baskı veya ağırlık hissi, tıkanma hissi gibi semptomlar, ani veya ilerleyen ciddi bir kardiyovasküler komplikasyonun ön habercisi olabiliyor. Bu belirtileri yaşayan hastanın mutlaka hekimine danışması ve en azından EKG ve kan tahlillerinde anormalliklerin olmadığını teyit ettirmelerinde yarar vardır. Herhangi bir acil durum karşısında asla dünyanın en iyi doktorunu aramakla zaman kaybetmeyin, acil durumlarda en iyi doktor size en yakın doktordur’ şeklinde konuştu.

RUTİN KONTROLLER ÇOK ÖNEMLİ

Salgın sürecinde yapılan en büyük hatalardan birinin rutin kontrollerin aksatılması olduğuna dikkat çeken Dağdelen, yapılan bir araştırmaya göre tansiyon hastalarının bu süreçte kontrollerini yaptırmadığını, hastane dışında kalp durması ve kalp krizi vakalarında artış olduğunu ifade etti. Dağdelen, ‘Pandemi döneminde 187 ülkenin analiz edilen verilerinde ortalama adım atma sayısı ve yürüme alışkanlığında yüzde 27 azalma tespit edilmiştir’ dedi.

AŞI KARŞITLIĞI TEHLİKE OLUŞTURUYOR

Kovid-19 sürecinde yaşanılan en önemli riskin sosyal medyadan yapılan yalan yanlış paylaşımların olduğunun altını çizen Prof. Dr. Sinan Dağdelen, bazı insanların bu paylaşımları ciddiye alarak sağlıklarını tehlikeye attıklarını, buna en önemli örneğinde koronavirüs salgınına karşı aşı karşıtlığı oluşturulması olduğunu belirtti.

ACE-2’nin ÖNEMİ ANLAŞILDI

Sinan Dağdelen, ACE-2’ey dikkat çekerek şöyle devam etti:

‘Koronavirüs, ACE-2 adı verilen özel hücre yüzeyi reseptörlerine tutunarak hücre içine giriyor. Bu durum, vücutta kan basıncının düzenlenmesinde etkin olan Angiotensin-2’nin damarlarda ve akciğerde dönüşümünü azaltıyor. Bu etki ise doğrudan kalbi ilgilendiren birçok sorunu beraberinde getiriyor’ diye konuştu.

KALP HASTASI OLMAYANLARDA RİSK ALTINDA

Bu süreçte sadece kalp hastası olanların değil, daha önceden kalp rahatsızlığı yaşamamış olanlarda da ciddi sorunların görüldüğünü dile getiren Prof. Dr. Sinan Dağdelen, ‘Bu hastalar daha önceden bilinen bir kalp damar hastası olabilir veya olmayabilir. Daha önceden herhangi bir kalp damar hastalığı veya damar pıhtılaşma hikayesi olan ya da hipertansiyon ve diyabet gibi rahatsızlığı olanlarda bu komplikasyonları olma riski de artıyor’ uyarısında bulundu. Risk grubundaki kişilerin kan tahlili ya da tetkiklerle daha yakından takip edilmesi gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Sinan Dağdelen, ayrıca ilaç, kan sulandırıcı, kalp ritmini koruyan tedaviler uygulanabileceğini ifade ediyor.

KALBİ SAĞLIĞINI KORUYAN 8 BESİN

Kalp ve damar hastalıklarından korunmak için maske, mesafe, hijyen koşullarına dikkat etmenin oldukça önemli olduğunu belirten Prof. Dr. Sinan Dağdelen, bu dönemde kalbimizi korumak için mutlaka dikkat etmemiz gereken şeyleri şöyle sıraladı; Acıkmadan bir şey yemeyin. Az ve sık yiyin. Sofradan tam olarak doymadan kalkın. Her gün 1.5 litre düzenli su için. (Bu miktar böbrek ve kalp-damar hastaları için değişebilir) Unlu, ağır yağlı, nişastalı, aşırı tuzlu besinlerden kaçının.

Keten Tohum

Kalp sağlığı açısından önemli olan omega-3 yağ asitleri, lif ve fitotojenler içerir.

Domates

Kalp sağlığı açısından önemli olan omega-3 yağ asitleri, lif ve fitotojenler içerir.

Bitter Çikolata

Kalp sağlığı için oldukça faydalıdır. Sadece en az yüzde 70 kakao içeriğine sahip olduğundan emin olunmalı ve tüketilen miktara dikkat edilmelidir.

Turunç Giller

Havuç, tatlı patates, kırmızıbiber ve kabak gibi sebzeler kalp sağlığı için büyük önem taşıyan karotenoidler, lif ve vitaminler ile doludur. Portakal, kavun ve papaya gibi meyveler de beta-karoten, potasyum, magnezyum ve lif bakımından oldukça zengindir.

Kara Sağlık

Gün içerisinde tüketeceğiniz yoğurdun içerisine yaban mersini, çilek, kızılcık veya ahududu ekleyerek lif tüketimini artırabilirsiniz.

Somon

Somon, ton balığı, uskumru, ringa balığı ve alabalık gibi omega-3 oranı yüksek balıklar tüketilmelidir.

Kuruyemişler

Bir avuç badem veya ceviz yenilmesi hem açlığınızı bastıracak hem de kalbinize yardımcı olacaktır.

Yulaf Lapası

Yüksek lif oranı ile kalp sağlığı açısından oldukça büyük önem taşır.