Balıklama atlamak ölümle sonuçlanabilir

Genç yaşlı demeden insanları sıcakların bunaltıcı etkisinden kurtulmak için havuzlara ve denizlere yöneldi. Uzmanlar derinliği belli olmayan sulara yüksekten atlanması konusunda uyarılarda bulundu.

Balıklama atlamak ölümle sonuçlanabilir

Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzm. Dr. Öğr. Üyesi Adnan Altun, havuz ve denizlerin derinliği belli olmayan bölgelerde yüksek bir konumdan atlamanın büyük bir risk taşıdığını söyledi. Atlamanın herhangi bir şekilde doğru olmadığını belirten Altun, ciddi problemler ile karşılaşabileceğini de sözlerine ekledi.

BALIKLAMA ATLAMADA TEHLİKE BÜYÜK

Dr. Öğretim Üyesi Adnan Altun yaz mevsimi sebebiyle insanların serinlemek adına denize, göle ya da havuzlara gitmiş olduğunu işaret ederek, serinleme esnasında en büyük tehlikenin halk arasında 'balıklama atlayış' olarak ifade edilen yüksekten atlamanın olduğunu söyledi. Denize ve derinliği belli olmayan sulara yüksekten atlamanın riskli olduğunu, hayatla kumar oynamakla eşdeğer olduğunu belirten Altun, şu ifadeleri kullandı:

'Deniz ve derinliği olmayan sulara yüksekten atlamak büyük bir risk. Suya atlarken yapılan bir hata boyun kemiğinin kırılmasına, ardından da omurilik yaralanmasına neden olabilir. Balıklama atlamak, su derinliği iki metreden az ise oldukça tehlikelidir. Başın elden önce suyun tabanına çarpması nedeniyle boyun kemiklerinde kırılmalar oluşabilir. Kırık, omurga içinden geçen omuriliği (bir santim çaplı) zedeleyebilir ve çoğu zaman kopartabilir. Omurilik hasarlarının en tehlikeli olduğu yer boyun bölgesinde olanıdır. İnsan vücudunda omurganın en önemli görevleri, vücut ağırlığının taşınmasına yardım etmek, vücut hareketlerine katkı sağlamak ve omurga kanalı içinden geçen omuriliği ve sinirleri korumaktır. Omurga sisteminin en hareketli bölgesi boyun bölgesidir. Baş ağırlığını taşıyan ve her yöne hareketi destekleyen bu bölge aynı zamanda omuriliğe de koruma sağlar'

ANİ ÖLÜMLER OLABİLİR

Başın ani olarak suyun tabanına çarpması neticesinde ani ölümler ya da ömür boyunca kalacak olan tam felçlerin olabildiğini de ifadelerine ekleyen Dr. Öğretim Üyesi Adnan Altun, sözlerine şu şekilde devam etti: 'Balıklama dalma sonrasında boyun hasarı oluşmasa bile başın sert zemine çarpması nedeniyle ani bilinç kaybı gelişmesi sonucu çok iyi yüzme bilenler bile boğulabiliyor. Yapılacak yanlış bir hareket ile meydana gelecek olan boyun travması, boyun omurlarından bir veya birkaçında kırıklara, omurların birbiri üzerinde kaymasına (listezis) ya da omurların bir arada durmasını ve kafa tasına tutunmasını sağlayan bağlarda hasara neden olarak omurilik yaralanmasına yol açabilir'

YANLIŞ İLK YARDIM TEHLİKEKİ

Hızlı hareket etme endişesi sonucunda hastalara daha çok zarar verebilecek transfer şekillerinden de kaçınılması gerekilen bir durum olduğunu ifade eden Altun, 'Boyun travması geçirdiği bilinen ya da şüphe edilen kişiler, boyun bölgesi sabit hale getirilerek, mümkün olduğunca kısa sürede tam donanımlı bir sağlık merkezine ulaştırılmalıdır. Hızlı hareket etme endişesi ile hastalara daha çok zarar verebilecek transfer şekillerinden kaçınılmalı, hastanın mevcut olan pozisyonu uzman bir hekim tarafından görülene kadar korunmaya çalışılmalıdır. Birkaç saniye içinde gelişen bu olaya dışarıdan birinin yardım etme olasılığının ise oldukça zayıftır. Kazalarında olduğu gibi atlama sonucu oluşacak boyun kemiği ve omurilik zedelenmelerinden korunmak için hayatımıza daha bilinçli sahip çıkmalıyız. Derinliği ve taban yapısı tam bilinmeyen sulara dalarak girmekten kaçınmalıyız. Bulanık göl suları ve sonradan doldurulan kıyılarda riskin oldukça yüksektir. Özellikle taş ve kaya gibi zemin yapısı düzensiz sulara balıklama dalmanın büyük risktir' ifadelerini kullandı.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER